3 Temmuz 2012 Salı

lohusalar neden depresyona giriyor

lohusalar neden depresyona giriyor





Ortalama 9 ay süren hamileliğin getirdiği değişiklikler ve sıkıntılar, hayatın bir daha eskisi gibi olamayacağı hissi ile yeni bebek dünyaya getirmiş kadınların büyük bir kısmında depresif duygu durumları oluşmaktadır. Bazı kadınlar bu dönemi sorunsuz atlatırken, bazı kadınlarda ise depresyon oldukça yıpratıcı bir hal almaktadır.



Yeni anne olmuş kadınları depresyona sürükleyen pek çok neden vardır. Doğum öncesi dönemde ve doğumdan sonra bu nedenler izlenerek depresyonun oluşması engellenebilmekte ya da etkileri aza indirilebilmektedir. Burada görev lohusadan çok lohusanın eşi ve yakın çevresine düşmektedir.



Hamilelik esnasında duygusal bunalım yaşıyan kadında doğum sonrası depresyon görülme riski artmaktadır. Hamileliğin herhangi bir döneminde depresyon görülebilir. Bebeğin bakımının üstesinden gelemeyeceğini düşünen, sağlık sorunlu bebek doğurmuş, çocuğun beslenme ve uyku problemlerinin üstesinden gelememek bunalım için bir başka risk faktörüdür. Hamilelik ve doğum sonrası stresli durumlar yaşamak, boşanmak, iş değiştirmek, kaza, hırsızlık gibi sorunlar depresyona sebep olabilir.



Hamilelik ve doğum sonrasında kadın desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu destek hem duygusal hem de yardım gibi araç desteklerini kapsar. Kadın yardım alamaz ve duygusal paylaşımda bulunamazsa sosyalliği, kendine olan ve başkalarına olan güveni azalır. Yeni durumuna alışamayn, işlere yetişemeyen kadın kendini yetersiz hisseder.



Kadının doğum yapmaktan korkması ve tedirgin olması son derece normal olmasına karşın ileri derecede görüldüğünde doğum sonrası depresyon görülebilmektedir.



Doğum öncesi ve sonrasında yaşamın tüm alanlarında olduğu gibi eşin desteği çok önemlidir. Eşi ile iletişim kuramayan, eşinden beklediği desteği göremeyen kadın hayal kırıklığına uğrar. Kadının çocuk sahibi olduğu eşinin resmen kocası olup olmaması, birlikte yaşayıp yaşamamaları bile kadının doğum sonrası depresyon yaşaması için yeterlidir. Bebeğin beklenen, istenen be planlanan bir bebek olup olmaması ayrıca önem taşımaktadır. Anne olmaya hazır olmayan bir kadın istemediği bir bebeğin gelişi ve artan rolleri nedeni ile çöküntü yaşayabilir.



Kadının kendine olan saygısının düşüklüğü, kendini değerli görmemesi ve kendinden memnuniyeti yetersizse olumsuz duygular yaşayabilirler.



Bebeğin huysuzluğu, tatmin edilememesi, sürekli ağlaması ve uyumaması, beslenmemesi gibi sorunlar anneyi son derece etkilemektedir.



9 ay gibi uzun bir sürede fiziksel ve duygusal açıdan bambaşka deneyim yaşayan, doğumun zorluklarına göğüs geren ve doğan bebek ile hayatı sonsuza kadar değişen kadının duygusal açıdan problemler yaşaması normaldir. Aile ve çevre desteği ile bu durumun üstesinden gelebilir. Depresyon durumu 1 yıla yakın bir zamana yayılırsa mutlaka uzman yardımı almalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder